DİĞER
“Şiir üzerine yazmayan şairleri çok ciddiye almamıza gerek yok aslında. Bu iş bir gizem işi değil çünkü. Şiir yazmak sadece kendi başına anlam kazanabilen bir şey değil. Zorunlu olarak yorumunu da arzulayan bir süreç. Bu yorumu bugün bir Süpermen çıkıp yapmayacak. Herkese karşı adaletli bir eleştirmen modeli artık tarihe karıştı.”
“Alan Turing, bu alandaki insanbiçimciliğe dikkat çekmişti. Evet, merkezî sinir sistemindeki sinirlerin davranışını elektrik modelleriyle taklit etmek mümkündü ama, analoji bu şekilde kurulmamalıydı: 'Arabalarda tekerlek kullanmaya devam etmek yerine bacakları olan araba yapmak için uğraşıp didinmeye benzer bu,' diyordu.”
"Gazeteci-yazar Ümit Bayazoğlu’nun yeni kitabı Arap Kızı Camdan Bakıyor –Türkiye’nin 'siyah'ları, Osmanlı’daki köle ticaretine, köleliğin Osmanlı ve Cumhuriyet dönemlerinde toplumsal hayattaki yerine Türkiye’ye yerleşmiş Afrika kökenli insanların hikâyeleri eşliğinde eğiliyor, masal gibi tekrarlayageldiğimiz tarihî ezberleri bozuyor."
"Kelime duraklarının bir yutkunma refleksi olarak görülmesini ve bunun okur tarafından da hissedilmesini istedim. Düğümlenme, fakat bir gayretle yeniden dökülen sözcük öbekleri... Ve tek bir kelimeyle ya da duraksamalarla anlatmak istediğimi, duygu ve düşüncemi karşılasın istiyorum bozduğum bu ritim. Çünkü gündelik hayatımızda da sıralı bir konuşma şeklimiz yok."
"Kıvanç’ın bu belgeseli Hrant Dink’i toplumsal hafızaya nakşetmek için başlı başına önemli bir hamle; filmdeki arşiv görüntüleri ve sesler, Hrant’ı ‘kolektif hafıza’ ya da ‘kültürel belleğin' bir parçası kılıyor, sonsuza dek."
Ahmet Ümit'le Kayıp Tanrılar Ülkesi, mitoloji, edebiyat, ırkçılık, yabancı düşmanlığı, Zeus ve "babalar" hakkında konuştuk: "Zeus yüzyıllar önce ortadan kalkmış bir tanrı ama aslında hâlâ yaşıyor."
"Kızıl Urgan sadece şiir değildir: Tarihtir, sosyolojidir, güncel direniştir, ezen ve ezilen arasındaki ilişkidir, haksızlıklardır, anılardır, yaşanan onca baskının 20’li yaşlardaki genç bir şairin gözünden aktarımıdır."
"Eşcinselliğin doğal olmayan bir ilişkilenme biçimi olarak alımlanmasına karşı, öykünün denizin tam ortasında kuir-oluşu konumlandırması, hikâyenin gidişatında doğanın büyük bir rol oynamasını sağlar. Karasu’nun insan ile insan-ötesi hayali bir balıkla yarattığı bu sevi ilişkisinde metnin parçalı ve katmanlı kuir dili, insan ve doğa ikiciliğini de bozuma uğratarak tasarlanmıştır."
"Çizgi roman ekolleri ve yayıncılığı hiç değişmedi. Dün neydiyse bugün de aynı. Değişen sadece ve sadece okur profili ve sanatçıların alışılmış kalıpları yıkma çabasıyla ortaya çıkan anlatım teknikleri..."
“Birtakım bilgileri sadece nakletmektense o bilgileri alıp onlardan yeni bilgiler üreterek uluslararası literatürün içinde çok daha etkin ve yetkin bir şekilde yer alınabileceğine inanıyoruz. Bu kitapta da Luschan ve Pernot’dan aldığımız bilgilere yenilerini ekleyerek bunu yapmaya çalıştık.”
"Mikhail’in bütün çabası bir tür 'kültürel aşağılık duygusuna' dayanıyor. Buna göre Osmanlı tarihi ancak bir şekilde Amerikan tarihiyle ilintilendirilebilirse değerli addolunabilir. Bu da Mikhail’i 'Selim’in Reformasyonları', 'Amerikalı Selim' gibi, 16. yüzyıldan bir Osmanlı padişahını Amerikalı neo-liberal girişimcilerin öncüsü bir şahsiyete dönüştüren alçaltıcı bölüm başlıkları üretmeye sevk ediyor."
...
Daha Fazla
© Tüm hakları saklıdır.
↑ Yukarı çık